kültür.limited 2023 yılı sonunda 8 yıllık yayın hayatını sonlandırmıştır. Site, bir arşiv işlevi görmesi için açık bırakılmıştır.

Yapı Kredi bomontiada ve BüroSarıgedik’ten sergi dizisi

7 Nisan 2021

Yapı Kredi bomontiada, sanatçılara galeri sisteminden farklı bir destek yapısı oluşturmak amacıyla 2017 yılında kurulan BüroSarıgedik işbirliği ile yıl boyunca bir dizi sergiye ev sahipliği yapacak.

Seri kapsamındaki ilk sergiler, 8 Nisan – 8 Mayıs 2021 tarihleri arasında Yapı Kredi bomontiada ALT’ta Eda Çekil’in “Aile Albümü” başlıklı kişisel sergisi ile on üç sanatçının farklı dönemlerinden eserlerin yer aldığı “Tutunmak” isimli karma sergi.

“Aile Albümü”, sanatçının aile albümlerine, aile ve evlilik kurumlarına dikkatli bir bakış sunan İstanbul’daki ilk kişisel sergisi olma özelliğini taşıyor. Çoğunlukla kişisel geçmişine odaklanarak fotoğraf ve farklı ortamları toplumsal cinsiyet ekseninde bir araya getiren Eda Çekil, bu yıl tamamladığı sanatta yeterlik çalışmasında çağdaş sanatta aile fotoğrafı ve toplumsal cinsiyet üzerine odaklanıyor. Sanatçı ve eğitmen Dilek Winchester, Sanat Dünyamız’ın Mayıs – Haziran sayısında yer alacak Müesseseler ve İnce Şeyler başlıklı yazısında sergiden şöyle bahsediyor:”Aile albümlerini, aile ve evlilik kurumunun kadrajına alan sergideki eserler, kuşaklar arası deneyim paylaşımı, sanatçılar arasında süregiden etkileşim, feminizm ve eleştirel teori gibi farklı aktarım hatlarını birleştiriyor ve bazı tarihsel anları ve sanat eserlerini hatırlamak için de bir köprü görevi görüyor. Sanatçı, farklı rollere bürünmekten ve kendi temsillerini kullanmaktan geri durmayarak sanat yapma ediminin dinamik yapısına dair bir okuma sunuyor.

“Tutunmak” karma sergisinde tutunmak kavramı etrafında yan yana gelen Murat Akagündüz, Meriç Algün, Vahap Avşar, Asnax, Ergin Çavuşoğlu, Nejad Devrim, Selma Gürbüz, Gülsün Karamustafa, Gülşah Mursaloğlu, Michael Rakowitz, Ekin Saçlıoğlu, Güneş Savaş ve Viron Erol Vertin eserleri, sanatçıların dış dünya ile kurduğu teması, kendileriyle kurdukları temasla kesiştiriyor. Sanatçıların dünya algısı ve bedensel varlıkları, adeta önlenemez bir nefes alma isteği gibi yapıta dönüşürken, sanat yapma eyleminin kendisi bir tutku olarak izleyicinin tam karşısında duruyor. Sergide yer alan eski ve yeni tarihli işler; bireysel hafızadan kolektif hafızaya temasın gücünü ve tutunmanın hafızasını farklı üretim biçimleriyle gösteriyor. Tutunmak kavramı bu sergide mekân-zamansal bir yapıda sanatçının hayatla sanatı kesiştirdiği bir ısrar alanı olarak söze ve biçime dönüşüyor.