1956’da mimar Hayati Tabanlıoğlu‘nun projesi ile hazırlanan, 12 Nisan 1969’da İstanbul Kültür Sarayı adıyla dünyanın dördüncü büyük sanat merkezi olarak hizmete giren Atatürk Kültür Merkezi, 2008’den beri “tadilat” nedeniyle kapalı.
Uzun süredir kültür-sanat, sivil toplum ve tasarım çevrelerinde tartışılan ve kamunun da dâhil olmasıyla bir nevi yılan hikâyesine dönüşen ve sonunda duran “restorasyon” projesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Sabancı Vakfı‘nın 30 milyon liralık katkısı ile yürütülmeye başlanmıştı. Ancak bu sponsorluk ve çalışmalar bir yere ulaşmadı, ve AKM kaderine, yıkıma ve çürümeye terk edilmişti.
6 Kasım Pazartesi günü Haliç Kongre Merkezi‘nde Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un ev sahipliğinde düzenlenen tanıtım toplantısında Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlu Murat Tabanlıoğlu tarafından tasarlanan yeni Atatürk Kültür Merkezi projesi tanıtıldı. Atatürk Kültür Merkezi’nin yeni projesi ile ana fonksiyonları olan opera ve bale için hizmet verecek çağdaş salonların yanı sıra, çok kapsamlı bir kent kültür yapısı olarak, bugün, 21. yüzyılın başında, ve bugünün imkân ve yaklaşımlarıyla, yeniden İstanbul’a kazandırılması amaçlanıyor.
Atatürk Kültür Merkezi’nin tanıtım toplantısına milletvekilleri, belediye başkanlarının yanı sıra, aralarında sanatçılar Orhan Gencebay, Ajda Pekkan ile Cemil İpekçi’nin de yer aldığı kişiler katıldı. Toplantıya davet edilen ve katılan sanatçılar arasında opera, bale, klasik müzik, tiyatro gibi AKM’nin ana disiplinlerinden sanatçıların olup olmadığı ise bilinmiyor.
Toplantıda “Yeni Atatürk Kültür Merkezi (AKM) Projesi”nin tanıtıldığı bir video yayınlandı. Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş yeni AKM’nin 2019’da açılacağını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca Taksim Meydanı’nın hepsinin yayalaştırılacağını ve araç trafiğinin tamamen yer altına alınacağını söyledi.
Atatürk Kültür Merkezi’nin yeni projesinin, binanın mimarı Hayati Tabanlıoğlu’nun oğlu Murat Tabanlıoğlu çizdi. Murat Tabanlıoğlu, “2019 yılında bu bina bu şekle girecek. İlk opera binası olarak yapılırken daha sonra kültür binası olması istenmişti. İçinde konser tiyatro sahneleri vardı. Yeni yapılan bina, içindeki opera binası 2 bin 500 kişilik olacak, dünyanın en büyük operaları arasına girecek. Aynı zamanda 800 kişilik konser salonu, tiyatro salonu, oda tiyatrosu, kütüphaneler, kafeler ve restoranlar olacak. Bizim 365 gün kullanabileceğimiz bir bina olacak. Bir önemli şey daha var. Operalar genellikle zengin ailelerin gittiği bir yerdi. Ama artık operalar hepimizin gittiği, baleler hepimizin gittiği yer olmalı. Tüm cepheyi aynı zamanda içeride temsiller yapılırken burada çeşitli balelerin, operaların dışarıda gösterilmesi için büyük bir dev ekran hâline getireceğiz. Bunun dünyada uygulamaları var ama bu en güzeli olacak. Bu kültür sokağımız AKM’nin içinden 365 gün insanların gezebileceği, kitap okuyabileceği, tiyatrolara gidebileceği bir bölge. Burası bence cıvıl cıvıl İstanbul’un yeni merkezi olacak. Binanın en üst noktasında bence İstanbul’un en güzel lokantası olmalı.”