kültür.limited 2023 yılı sonunda 8 yıllık yayın hayatını sonlandırmıştır. Site, bir arşiv işlevi görmesi için açık bırakılmıştır.

Anna Laudel İstanbul’da yeni sergi: “Love Over Entropy”

10 Mart 2021

Anna Laudel İstanbul, 11 Mart – 29 Nisan 2021 tarihleri arasında güzelliğin ve dayatılan tüketim kültürünün “standart” olduğu ekosistemde, aklın mercek altına alındığı “Love Over Entropy” isimli karma sergiye ev sahipliği yapıyor.

Küratörlüğünü Ayça Okay’ın ve koordinatörlüğünü Lal Batman’ın üstlendiği sergide farklı teknik ve materyallerle üretim yapan Ahmet Sel, Aybala Yalçın, Bahadır Çolak, Büşra Çeğil, Dinçer İşgel, Zeren Göktan, Halil Vurucuoğlu, Fırat İtmeç, Elçin Acun, Fırat Engin, Hande Şekerciler, Kadriye İnal, Lal Batman, Mert Özgen, Furkan Temir, Nejat Satı, Sinan Logie, Serra Duran Paralı ve Volkan Kızıltunç dâhil olmak üzere 19 sanatçının yakın dönem eserlerinin yanı sıra sergiye özel ürettikleri yeni eserleri de yer alıyor.

Adını Love Over Entropy isimli elektronik müzik parçasından alan sergi, bir sistemdeki rastgelelik ve düzensizlik olarak tanımlanan ‘entropi’ kelimesine vurgu yaparken, aynı zamanda ‘evrende var olan her şey bir gün yok olmaya mahkumdur’ önermesinden yola çıkıyor. Bu önerme ile, içinde bulunduğumuz dinamiklerin, geçmişten gelen kavram ve değerleri hızla değişime uğratması ya da terk etmesi ile oluşan yeni toplum tasarımları ve beraberindeki ilişkilere odaklanıyor.

Günümüzde, hayatımıza farklı yollardan giren ve yeni düzenimizi oluşturan faktörler ile olan ilişkimiz, bizleri gün geçtikçe “akıllı hayat” sahibi bireyler haline getiriyor. Akıllı iletişim araçları, evler ve hatta şehirlerin beraberinde, ilişkilerimizin iklimi de değişiyor ve aklı merkeze aldığımız, ona hayranlık duyduğumuz bir modeli ortaya çıkarıyor. 21. yüzyılın öne çıkan kavramlarından olan “sapyoseksüellik” tam bu noktada serginin merkezine yerleşiyor.

“Akıl” unsurunun potansiyeli ve yarattığı hazza gönderme yapan “Love Over Entropy”, kişinin bir diğerinin zekasına, entelektüel oluşuna ve aklına çekim duyması anlamına gelen sapyoseksüellik kavramına dikkat çekiyor. Yeni toplum tasarımlarının aklı ne denli etkileyici hale getirebileceğini yansıtan ve bu konuda karşımıza çıkan bir takım sorulara cevap niteliği taşıyan seçkide yer alan sanatçılar, farklı teknik ve malzeme dilinin yarattığı etkileyicilik ile hem akla hem duygulara karşı koyarken, izleyicileri aklı ne derece çekici bulduklarını sorgulamaya davet ediyor.