Zilberman Gallery–Berlin,  9 Şubat – 14 Nisan 2018 tarihleri arasında Antonio Cosentino’nun “Summer was a Beautiful Day” başlıklı Berlin’deki ilk kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sergi, Zilberman Gallery’nin Goethestrasse’de yer alan galerisinde ziyaret edilebilir.

Antonio Cosentino tekinsiz yıkımlar ve şehrin geçirdiği metamorfoz üzerinden, 1990’lardan beri, yaşadığı şehir olan İstanbul’un alt kültürlerini ve mimari gelişmelerini konu ediniyor. Cosentino’nun pek çok eseri tarihi olaylara mizahi bir açıdan yaklaşırken, farklı öyküleri birbirine eklemleyerek yeni kurgusal düzenler yaratıyor. Eserlerinde kullandığı farklı tekniklerin göz kamaştırıcı birlikteliği, geniş çaplı politik, tarihsel ve felsefi soruları da ön plana çıkarıyor.

Berlin’in geçmişte “bölünmüş” bir şehir olmasından yola çıkan sanatçı, yazdığı hikayede İstanbul’da –yoksa başka bir kentte mi?– bir gece ansızın yükselen bir duvar hayal ediyor. Sanatçının fantastik hikayesi Duvar’da, sadece kelimeler değil nesneler, yerleştirmeler, çizimler, resimler ve bir harita da anlatıyı güçlendiren unsurlar olarak karşımıza çıkıyor. Cosentino’nun 2017 yazında Zilberman Gallery–Berlin’in konuk sanatçı programındayken topladığı haritalar, kent modelleri, teneke oyuncaklar, gazoz kapakları ve fotoğraf albümleri gibi küçük nesneler hikayenin anlatıcısı ve ana karakterinin enstrümanlarına dönüşüyor. Bu araçlar ise sergide Tuz (2017) gibi üç boyutlu teneke modellere ya da Hero (2017) gibi kara kalem desenlere evriliyor.

Summer Was a Beautiful Day sergisine Lotte Laub’un giriş yazısı ve İstanbul Modern Sanat Müzesi eski küratörü Çelenk Bafra ve Antonio Cosentino’nun metinlerini içeren bir katalog eşlik ediyor.