British Council tarafından hayata geçirilen Duvarları Olmayan Müze’nin Türkiye’deki ikinci dijital sergisi açıldı.
British Council’ın ‘Duvarları Olmayan Müze’ (Museum Without Walls) görsel sanat koleksiyonundan bir seçkiyle açılan ikinci sergisi ‘Tanışıyor muyuz?’; izleyicilerinin, portrelerin kalıplaşmış değer yargılarını sarsan gücünü keşfetmelerine olanak tanıyor. British Council’in Misafir Küratör Programı’nın ikinci misafiri Ulya Soley küratörlüğünde düzenlenen sergi, güncel eserlerin de dâhil olduğu geniş bir zaman aralığını kapsayarak Birleşik Krallık portre geleneğinin 80 yılını temsil ediyor.
İlk dijital sergisi ‘Geçen Gece Bir Rüya Gördüm’ ile 15. Altın Örümcek Web Sitesi Ödülleri’nde ‘En İyi Web Sitesi’ ödülünü alan ve adından övgüyle söz ettiren British Council, ikinci dijital sergisi ‘Tanışıyor muyuz?’ ile 2018 yılında da izleyicileri yeni bir sanat deneyimine davet ediyor.
Zamandan ve mekândan bağımsız bir anlayışla alışılagelmişin dışında bir sergi deneyimi sunan Tanışıyor muyuz?, sanat eserlerinin ve sanatçıların kendine özgü hikayelerini belirgin kılarak ziyaretçilerinin dinamik bir alanda bu hikayelerin etrafında serbestçe gezmelerine olanak sağlıyor.
British Council, özel olarak projelendirdiği bu dijital platform ile daha fazla sanatsevere ulaşmak ve güçlü bir diyalog kurmak için, 16 Ocak 2018 tarihinden itibaren sanatseverleri ‘Tanışıyor muyuz?’ sergisini ziyaret etmek üzere web sitesine bekliyor. Ayrıca sergide yer alan işler Sesli Betimleme Derneği işbirliği ile görme engelli izleyicilerin de deneyimleyebilmesi için özel olarak sesli betimlendirildi.
Tanışıyor muyuz?
Ulya Soley küratörlüğündeki ‘Tanışıyor muyuz?’ sergisi, British Council Koleksiyonu’ndaki portreler aracılığıyla eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılığı keşfediyor. Sergiye dahil edilen ve kültürel eğilimleri, sosyal ilişkileri, kimlik politikalarını ve politik faaliyetleri temsil etmek üzere portreyi önemli bir araç olarak kullanan sanatçılardan göze çarpan isimler arasında Birleşik Krallık sanatının en köklü temsilcilerinden Lucian Freud’un yanı sıra günümüzün en önemli sanatçılarından Jake ve Dinos Chapman, Sarah Lucas, Chris Ofili, Tracey Emin ve 2017 Turner Prize ödülü sahibi Lubaina Himid bulunuyor.
Dijital alanların ve özellikle de sosyal medyanın temelini oluşturan fotoğraflarımız aracılığıyla birçok tanıdık yüzle karşılaştığımız günümüzde artık portrenin elitist bir gelenek olarak düşünülmesi de imkansızlaşıyor.
Tanıdık olana yakın hissetme içgüdümüzden yola çıkan sergi başlığı ise, çeşitliliği yaygınlaştırmak adına izleyicileri farklı yüzlerle tanışmaya davet ediyor.
Yaratılan dijital alanda izleyici merkeze yerleştirilerek sergiyi aktif bir şekilde gezmesine imkan tanınıyor ve eserler panoramik bir düzlemde sergileniyor. Geçen yıl olduğu gibi bu yıl da sergi, eser ve sanatçılarla ilgili videolardan oluşan bir seçki ve yazılı kaynaklar aracılığıyla izleyicilerin daha detaylı bilgiye erişimini olanaklı kılıyor.
Ulya Soley Kimdir?
Ulya Soley, Pera Müzesi’nde koleksiyon sorumlusu olarak çalışıyor ve müzenin çeşitli sergi ve yayıncılık projelerinde eş küratörlük ve editörlük yapıyor. McGill Üniversitesi’nde Sanat Tarihi ve Psikoloji dallarındaki lisans eğitiminin ardından Central Saint Martins’in ‘Kültür, Eleştiri ve Küratörlük’ yüksek lisans programını tamamladı.
Pera Müzesi’nde gerçekleştirilen ‘Katherine Behar: Veri Girişi’ sergisi ile ‘Bring Your Own Beamer’ video sergi projelerinin Fatma Çolakoğlu ile birlikte eş küratörlüğünü ve Proto5533’ün genç küratörler programı kapsamında ‘Stereo-Gerçeklik’ sergisinin küratörlüğünü üstlendi. AICA üyesi olan Soley’in yazıları Pine Magazine, UQ, The Believer Logger, Istanbul Art News ve Sanatatak gibi basılı ve online mecralarda yayımlandı, aynı zamanda ‘Stimuli’ başlıklı bir online yayın projesi yürütüyor.
