CerModern, 17 Kasım 2020 – 3 Ocak 2021 tarihleri arasında Kuzey Hangarı’nda Zuhal Baysar’ın COVID-19 pandemisi nedeniyle ertelenen “Av Mevsimi” başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.
Sanatçı, “Av Mevsimi” sergisini, modern yaşamın kişisel mücadelesine dair bir avlanma ritüeli olarak kurguluyor. Sanatçıya göre avlanma, insanın avcı toplayıcı zamanlarından bu yana bilinçaltında devam eden, çağdaş bilincimizin kabul edemeyeceği kadar dürtüsel bir eylem. Ancak ilk bakışta vahşice ve itici gelen av ritüeli, eylemin amacına odaklanıldığında modern insana çok da uzak bir eylem değil.
Sanatçı av dürtüsünü şöyle açıklıyor: “İlkel yaşam doğanın saflığını ve bilgeliğini taşır. İlkel insan bu saflığa saflığıyla karşılık vermiş doğanın sert, acımasız kuralları karşısında kendi dürtüsel varlığıyla uyum içinde yaşayabilmiştir. Ancak günümüz insanı kendisini korumaya aldığı sentetik bir yaşam alanı içinde doğanın kurallarına yabancılaşmıştır. Onu varoluşuyla tanıştıracak bir uyum denge mekanizması olmadan kendine yapay bir değerler bütünü icat etmiştir. Bu varlık alanı insanı kendisi ve yakın çevresi ile çevrili sınırlar içinde, kazanma ve kaybetme dürtüsüyle sınırlı bir ilişkiler bütününde tutar. İlkel dürtüler yerli yerindedir, ancak hedef değişmiştir. Avlanma artık 2 milyon yıl önce olduğu şekliyle kolektif ve eşitlikçi bir yapıya sahip değildir. Çünkü avlanma dürtüsüyle dikkatimiz yemek bulmak amacıyla diğer hayvanlara değil, güç ve statü amacıyla birbirimize doğru yönelmiştir.”
Bu sergideki çalışmalar insanın hayatta kalma amacı taşıyan en temel, en dürtüsel olan varoluş kodlarının izini sürerken, insana ait izlenimleri, kent yaşamının geleneksel kodlarını ve rutin yaşamın görüntülerini insanın ilkel varlığıyla çarpıştırıyor. Serginin ana meselesini oluşturan “günlük” düzenlemesi, sergiye adını veren bir özelliğe sahip olmakla, aslında kişisel anlamda modern yaşamın mücadelesinin ve sanatsal serüvenin başarı ve başarısızlıklarının izini sürüyor. Bu aynı zamanda bir avlanma serüveni olarak tasarlanmış. Yaratım sürecindeki ön çalışmaların yanı sıra, güne dair düşünsel izler de görsel alt metinlere dönüşüyor. Sergideki heykel ve resimler, günlüklerde paylaşılan duygusal ve düşünsel sürecin sonucu olarak ortaya çıkıyor.
Sergide yer alan tuval resimlerinin ana yapısı Zuhal Baysar’ın “Bilinç Katmanları” adlı serisinin plastik kurgusuyla temelleniyor. Bilinç Katmanlarında mesele edinilen insana ait duygu durumlarının üst üste karmaşık doğası ve bunların gerçek yaşamla çatıştığı örtüştüğü durumlar, burada daha spesifik bir olgu olan avlanma ve av olma durumuna indirgenmiş. Bu resimlerde insanın bu karmaşık duygu durumlarını ve rollerini önceleyen katman katman bir süreklilik ve geçirgenlik bulunuyor. Eş zamanlılık ve geçirgen mekânlar birbirini etkileyen ve anlamı çoğaltan derinleştiren bir yapıya sahip.
Sergideki üç boyutlu çalışmalar da eş zamanlı var oluşlardan yola çıkılarak kurgulanmış. Resimlerdeki katmanlı eş zamanlı görüntüler, heykellerde bir arada bir anlam bütünlüğü içeren grup figürlerine dönüşüyor. Olay örgüsü, mekân gibi olgular üç boyutlu “gerçek” mekân ve kütle ile “gerçek” dünyanın kurallarına göre oluşuyor.
“Av Mevsimi“, karmaşık bir bütün olan insanın çoklu yapısında varlığı sorguluyor. Hem av, hem avcı olan varlığı, tüm karşıtlıkları ve karmaşası ile birlikte sergilemeyi amaçlıyor.