kültür.limited 2023 yılı sonunda 8 yıllık yayın hayatını sonlandırmıştır. Site, bir arşiv işlevi görmesi için açık bırakılmıştır.

Galeri Nev İstanbul’da yeni sergi: “Günler ne içindir – Günler yaşadığımız yerdir.”

6 Haziran 2022

Galeri Nev İstanbul, 27 Mayıs – 8 Temmuz 2022 tarihleri arasında Mike Berg‘in “Günler ne içindir – Günler yaşadığımız yerdir.” başlıklı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.

Başlığını Philip Larkin’e ait Günler adlı şiirin dizelerinden alan sergide, sanatçının metal yerleştirmeleri ve metal duvar işlerinin yanı sıra Line Press Limited’den Ruth Lingen ile işbirliği içinde ürettiği kâğıt üzerine bronz baskı eserleri yer alıyor.

Yıllar boyunca malzemenin potansiyellerini keşfetme çabasıyla üretimine devam eden Mike Berg, Türkiye’de yaşadığı yıllar içinde kültür ve zanaat ilişkisinden de etkilenerek Doğu kültürlerinin soyut ifade gücünü kendi sanatsal altyapısıyla buluşturuyor. Sanatçı, üretim sürecinde kesin bir anlam veya temadan yola çıkmaktansa, formun kendini ortaya koyarak anlamını izleyicinin bakışıyla kazanmasını önemsiyor.

Yarattığı soyut geometride, kullandığı yalın çizgiler tekrar ediyor gibi görünseler de, aslında zaman içinde karşımıza farklı varyasyonlar ve inşa biçimleriyle değişken boyutlarda çıkıyor. Sanatçı, dijital teknolojilerin yardımıyla başlangıçta üzerine çalıştığı formu büyütme, küçültme, döndürme, sıkıştırma ve genişletme yöntemleriyle sonsuz çeşitleme yapabiliyor. Berg’ün mürekkeple yapılmış spontane ve jestüel bir fırça darbesinin daha sonra çelik ve bronza aktarımıyla gerçekleşen işleriyse, Doğu kaligrafisine ve soyut Batı resmine atıfta bulunuyor.

Ressam Ed Ruscha, müzisyen ve besteci Thelonious Monk, şair John Ashbery, yazar Joan Didion ve şair Philip Larkin gibi farklı disiplinlerden sanatçılardan ilham alan Berg, forma yönelik tutkusunu entelektüel ve duygusal bağlantılarla zenginleştiriyor. Özellikle Didion’ın sanat ve hayata dair söylemleriyle özdeşleşen sanatçı, yazarın “Size dünyayı daha iyi bir hâle getirmenizi söylemiyorum, çünkü ilerlemenin mutlaka paketin bir parçası olduğunu düşünmüyorum. Sadece içinde yaşamanızı söylüyorum.” sözlerinden yola çıkarak Larkin’in dizeleriyle bu ifadenin paralelliğini yakalıyor. Sergiye de adını veren bu satırlar, Berg’ün iç dünyası ve sanatını birleştiren ince çizgiyi en yalın şekilde yansıtıyor.

Berg’ün Amerikalı kağıt yapımcısı ve basımcı Ruth Lingen ile işbirliği sonucu ürettiği renkli el yapımı kâğıt üzerine bronz baskılar ise yeni bir deneyim alanı oluşturuyor. Berg, yıllar boyunca fotogravür tekniğiyle bronz heykellere aktarılan birçok desen yaptığını ancak bir dizi montaj tekniği denese de sonucun kendisini tam olarak tatmin etmediğini vurguluyor. Lingen’in yaptığı kâğıtları görüp özellikle renk, doku, ağırlık ve boyutlarından etkilenen Berg, bu kez bazı bronz heykellerini farklı renklerde kağıtlara presleyerek iki farklı üretimin birbiri içine geçip tek bir işe dönüşmesine vesile oluyor.