Beykoz Kundura’da yer alan Kundura Sinema, 23 Ekim – 7 Kasım 2021 tarihleri arasında “Yeni Başlangıçlar, Umuyoruz” adlı seçkiyle kapılarını yeniden açıyor.
Küratörlüğünü Alman sanatçı ve yazar Pia Chakraverti-Wuerthwein’in yaptığı seçki, içinden geçtiğimiz zorlu pandemi zamanlarında dokunmanın, hareket etmenin ve yakınlaşmanın değerini yeniden hatırlatabilmeyi amaçlıyor ve aynı zamanda, düşünme şeklimizi biçimlendiren ikilikler üzerine sorgulamalar içeriyor.
Avangart sinemanın öncüsü Maya Deren’in Teiji Ito’nun müzikleri ve Metropolitan Opera Balesi dansçılarıyla çektiği 1958 yapımı son filmi “The Very Eye of Night”, bağımsız film kolektifi Los Ingrávidos’un Meksika’daki kadın cinayetlerini anlattıkları “Coyolxauhqui”, Fransız görsel sanatçı Pauline Curnier Jardin’in Aziz Sebastian kutlamalarını çarpıcı bir atmosferde kurguladığı “Explosion Ma’ Baby” ve Lisa Jackson’ın likenlerin şaşırtıcı görselliği ve organizmalarından ilhâmla yarattığı “Lichen” adlı filmlerden oluşan seçki, Kundura Sinema’da döngüsel bir gösterim formatında izleyiciyle buluşacak.
İzleyiciyi duygusal stimülasyona yol açan bir seyir deneyimiyle buluşturacak Yeni Başlangıçlar, Umuyoruz seçkisinde; Meksikalı bağımsız film kolektifi Los Ingrávidos’un Aztek ay tanrıçası Coyolxauhqui’nin hikâyesinden yola çıkarak günümüz Meksikasındaki kadın cinayetlerini yorumladıkları deneysel filmleri “Coyolxauhqui” (2017), Fransız görsel sanatçı Pauline Curnier Jardin’in Aziz Sebastian onuruna her yıl düzenlenen bir kutlamanın atmosferini çarpıcı bir gözlemle anlattığı videosu “Explosion Ma’ Baby” ve Lisa Jackson’ın alg türü bitki ile bir mantar türünün birleşmesiyle oluşan likenlerin özgün yaşam döngülerine ve kolektif hayatlarını yaratan büyüleyici organizmalarına şapka çıkaran kısası “Lichen” (2019), seyirciyle buluşacak.
Seçkide ayrıca; avangart sinemanın yaratıcılarından olan ve 1961 yılında kaybettiğimiz Maya Deren’in “The Very Eye of Night” adlı son filmi de gösterilecek. Maya Deren’in dans ve ritüel tutkusunu etkileyici bir dille anlattığı 1958 yapımı filmi, 1990 yılında keşfedilerek seyircisiyle 32 yıl sonra ilk kez buluşmuştu. 16 mm formatında çekilen ve müziklerinde Maya Deren filmlerinin vazgeçilmez isimlerinden, Japonyalı besteci Teiji Ito’nun imzası bulunan filmde, New York Metropolitan Opera Balesi’nden dansçılar rol alıyor.