Dünya genelinde neredeyse gün başına yeni bir müze açılıyor. Açılan müzelerden bazıları küçük ve niş olmakla birlikte; büyük ölçekli ve geniş kitlelere hitap etmeyi hedefleyen müzeler de sektöre giriyor.
Bir müzeyi hayata geçirmek zor. Planlama, strateji, alan seçimi ve inşaat aşamaları yıllarca sürebiliyor. Ancak kitle geliştirmek için müzenin fiziken açılmasını beklemeye gerek yok. Museum Revolution‘da yer alan makale online olarak yürütülen faaliyetler sayesinde sadık, katılımcı ve aktif bir kitle oluşturmanın öneminden bahsediyor.
Markayı online oluşturun
Müze açılmadan önce de, müzenin misyonu ve sunacakları ile örtüşen hazır bir izleyici kitlesi bulunuyor. Dolayısıyla bu hazır kitleye sosyal medya aracılığıyla ulaşmak ve iletişime başlamak mümkün.
Peterson Automotive Museum, müze açılışından seneler önce Car Stories adlı web sitesi aracılığıyla tanıtım kampanyasını yürüttü. Şimdi ise iki web sitesinin entegrasyonu ile müzenin önceden geliştirilmiş kitlesi bulunuyor.
Vermek istediğiniz mesajı geliştirin
Kitle etkileşiminin gücünü gösteren en önemli örneklerden biri @history_pics hesabı. Twitter’da 2.4 milyon takipçisi bulunan bu hesabın içeriklerini her gün yüzlerce kişi beğeniyor; 2000’in üzerinde ise paylaşım alıyorlar. Bu rakamlara herhangi bir müzenin ulaşması oldukça zor.
Peki bu hesabı bu kadar güçlü kılan ne? Reklam amaçlı içerik paylaşmıyorlar, takipçilerinden herhangi bir etkinliğe katılmalarını veya bağışta bulunmalarını talep etmiyorlar. Bu hesap yalnızca hesaptan yapılan paylaşımlara ilgi duyan takipçilere günlük içerik sağlıyor.
Kişilerin bilgiye, güvene ve ilgi çekici bilgiye olan ihtiyacını göz ardı etmekteyiz. Aslında online kurs sayısının, Wikipedia kullanımının ve belirli konulara odaklanan sosyal medya sitelerinin artması kişilerin bilgi ihtiyacını açıkça gösteriyor. Eğer online varlık doğru yönetilirse, izleyiciye herhangi bir sınır olmadan kolayca ulaşılabilir.
Hedefinizi tanıyın
Yaş aralığı ve konuya bağlı olarak, tek bir platform veya çoklu platform geliştirilebilir. Museum Revolution, başlangıçta üç adetten fazla sosyal medya platformunda yer almamayı öneriyor. Çok platformda yer almak, verilmek istenen mesajın gücünü azaltabilir; her platforma eşit oranda güçlü/kaliteli içerik sağlanamayabilir. Facebook, Twitter, Instagram, Snapchat, YouTube, Vimeo ve vb. platformlar arasından tercih yapılırken hedef kitlenin yaşını ve bu kitlenin ilgili platformları ne kadar aktif kullandıklarını bilmek önemli. Hedef kitlenizi doğru belirlerseniz, kitlenin ihtiyaç duyduğu bilgiyi hangi yolla edindiğini de anlayabilirsiniz.
Genellike bir müzenin açılmadan önce, müzedeki çalışan sayısının azlığı ve materyal eksikliği sebebiyle müzenin sosyal medyada var olması zorlayıcı olabiliyor. Ancak yine de hedef kitlenin sadakati için içerik üretimi çalışılmaları yapılması gerekiyor.
Neden önemli?
Müze daha açılmadan tanıtım faaliyetlerine başlamak, kitle geliştirmek zor gözükebilir ancak marka değerini arttırmak adına önem taşıyor. Sürekli koleksiyona girecek eserler, eserlerin alım süreçleri gibi anlatımlar ile kitleyi heyecanlandırabilir. Online varlığı güçlü bir müzeye bağışçılar, destekçiler ve basın da daha çok ilgi gösterecektir.
