Studio-X İstanbul, 16 Kasım 2018 – 15 Şubat 2019 tarihleri arasında Pelin Derviş küratörlüğünde; mimar, iç mimar, mobilya-aksesuar-dekor tasarımcısı, endüstri ürünleri tasarımcısı ve sanatçı Yılmaz Zenger üzerine bir arşiv sergisine ev sahipliği yapıyor. Sergiyi Kalebodur destekliyor.
Sergi, belgeleme sürecine dair dokümanların yanı sıra Yılmaz Zenger’in mobilya, aydınlatma elemanı ve heykel gibi üretimlerinden oluşan bir seçkiden oluşuyor. Yılmaz Zenger’in işlerinden oluşan bir başka seçki de SALT Galata’da sergileniyor.
Sergi ve paralelindeki arşiv çalışması Yılmaz Zenger’in dünyasına girmek için atılmış bir adım olarak ele alındı. Bu çalışma onunla birlikte başladı. Onun işaret ettiği kişilerin katkılarıyla gelişti; yol arkadaşları onun üretimini ve düşünce dünyasını yansıtan bireyler olarak devreye girdiler; sözleri, yazıları ve arşivleriyle dokümantasyon ve belgeme sürecine katkı verdiler. Yılmaz Zenger bir noktada işlerini bizlere emanet ederek aramızdan ayrıldı. Ürünleri, yapıtları, yazıları ve bu külliyatı içinde barındıran arşivine, onun da arzu ettiği üzere sahip çıkıldı. SALT Araştırma Mimarlık ve Tasarım Arşivi kapsamında yürütülen bu çalışma tamamlandığında Yılmaz Zenger Arşivi çevrimiçi erişime açılacak.
Yılmaz Zenger’i birkaç sıfatla tanımlamak mümkün değil. O bir mimar, içmimar, mobilya-aksesuar-dekor tasarımcısı, endüstri ürünleri tasarımcısı, fotoğrafçı, sinemacı, ses ve görüntü uzmanı, ressam, heykeltıraş, eğitmen, yazar. Bilim ve teknoloji takipçisi, kullanıcısı, geliştiricisi. Kompozit malzemeyle ürün geliştiricisi, üretici. Kent hakkı, kentlilik hakkı savunucusu. Bilgisini paylaşma tutkunu, ona ait olsun veya olmasın tasarım geliştiricisi. Kimine göre “Sibernetik çağın Rönesans insanı”, kimine göre “dâhi”. O ise ona yakıştırılanlar arasında en çok “hayalci” sıfatını benimsedi; kendini en çok “problem çözücü” olarak tanımladı. Tüm bu özellikleriyle Yılmaz Zenger, bir benzerine daha rastlaması zor, üretken bir yaşam sürdü.