Türkiye Yayıncılar Birliği, dünyayı ve ülkemizi etkisi altına alan Koronavirüs salgını sebebiyle zor günler geçiren yayıncılık sektörünü ve tüm paydaşlarını dayanışmaya çağırdı.
Sektörün bu zor günleri atlatıp yoluna güçlü bir şekilde devam edebilmesi için yurt içinde ve dışında yoğun şekilde çalıştıklarını aktaran Türkiye Yayıncılar Birliği, sektör paydaşlarının da bu süreçte birbirine destek olması ve koşulları daha da olumsuzlaştırmak yerine destekleyici çalışma modellerine imkân veren yöntemlerle hareket etmeleri gerektiğini vurguladı.
Hükümetin açıkladığı bir dizi tedbir paketi kapsamında, diğer meslek birlikleriyle ortaklaşa yaptıkları girişimlerle yayıncılık sektörünün de “mücbir sebep” ilân edilen sektörler arasına alınmasını başardıklarını belirten Türkiye Yayıncılar Birliği, yine de bunu yeterli olmayacağına dikkat çekti.
Türkiye Yayıncılar Birliği, yayıncılık sektörünün geçirdiği zor günleri atlatıp yoluna sağlıklı ve güçlü bir şekilde devam edebilmesi için gerek yurt içinde gerekse yurt dışında girişimlerini sürdürdüklerini belirtti. Gerek Cumhurbaşkanlığına gerekse Kültür ve Turizm Bakanlığına, gönderdikleri mektuplarla sektöre destek çağrısı yapan dernek, üye olduğu Uluslararası Yayıncılar Birliği’ne (IPA) de bir yazı yazarak global olarak etkilenen yayıncılık sektörünün bu krize birlikte göğüs germesi çağrısında bulunacaklarını da ifade etti. Türkiye Yayıncılar Birliği ayrıca üyelerine “Koronavirüs’ün Sektöre Etkisi” başlıklı bir anket gönderdiğini ve üyeleriyle düzenli iletişimini koruyacağını vurguladı.
Üyelerine yaptığı çağrıda “İçinde bulunduğumuz durum dünyada ve ülkemizde her açıdan dayanışmayı gerektiriyor. Bu dayanışmayı bizlerin de hem kişisel olarak hem de iş yaparken benimsemesi ve gerektiğinde topluma örnek olması gerekiyor. Biz yayıncılar ve yayıncılık sektörü paydaşları olarak çok çok önemli ve özel bir iş yapıyoruz. Toplumun kültürel gelişiminde, kültürel mirasının korunmasında ve gelecek nesillere aktarılmasında, doğru ve güvenilir bilginin yayılmasında bizlere çok önemli görevler düşüyor. Bizlere düşen bu önemli görevleri elimizden geldiğince gerçekleştirmeye çalışırken sektör paydaşlarının da birbirine destek olması, içinde bulunduğumuz koşulları daha da olumsuzlaştırmak yerine destekleyici çalışma modellerine imkân veren yöntemlerle ve sektörümüzün itibarını da artırmayı hedefleyen stratejilerle hareket etmemiz gerekiyor.” ifadelerini kullanan Türkiye Yayıncılar Birliği, tüm yayıncılık sektörünü ve paydaşlarını dayanışmaya davet etti.
“KORONAVİRÜS’ÜN YAYINCILIK SEKTÖRÜNE ETKİSİ” BAŞLIKLI ANKET SONUÇLANDI
Türkiye Yayıncılar Birliği, COVID-19 salgınının yayıncılık sektörü ve paydaşları üzerindeki etkilerini görmek amacıyla, üyeleri arasında yaptığı “Koronavirüs’ün Yayıncılık Sektörüne Etkisi” başlıklı anketin sonuçlarını açıkladı.
Anketi cevaplayan yayınevlerinin satışlarının, adet bazında ortalama %63 düştüğü görülürken, mevcut personel pozisyonunda değişiklik yapmadan yayınevlerinin faaliyetlerini yürütmeye dayanma süresi ise ortalama 3 ay olarak ortaya çıkıyor. Bu zorlu süreçte sektörün kendi içinde dayanışma çağrısını yineleyen Türkiye Yayıncılar Birliği, #evdeyimokuyorum kampanyası ile herkesi, evde geçirilen vakti okuyarak değerlendirmeye ve kitapları, tedarik zincirinde zor günler yaşayan kitabevlerinden tedarik etmeye davet ediyor.
Türkiye Yayıncılar Birliği, Koronavirüs salgını sebebiyle yayıncılık sektörü ve paydaşlarının ortaya çıkan krizden nasıl etkilendiğini; bu krizin yayıncılık faaliyetleri kapsamında kültür endüstrisini ve okurları nasıl etkileyeceğini tespit etmek amacıyla üyelerine “Koronavirüs’ün Yayıncılık Sektörüne Etkisi” başlıklı bir anket gönderdi. 6 – 8 Nisan 2020 tarihlerinde gerçekleştirilen ankette yer alan “Koronavirüs sebebiyle basılan ama dağıtılamayan kaç başlığınız var?, Koronavirüs sebebiyle basılan ama dağıtılamayan kaç adet kitabınız var? Koronavirüs sebebiyle iptal ettiğiniz kaç başlığınız var?” sorularına verilen cevaplardan yola çıkarak sektörün geneline yönelik yapılan modelleme çalışmasına göre;
- Basılan ama dağıtılamayan toplam başlık sayısının yaklaşık 1.695,
- Basılan ama dağıtılamayan toplam kitap adetinin yaklaşık 5.222.155,
- Yayınlanmasından vazgeçilen veya askıya alınan kitap sayısının yaklaşık 3.890 adet olduğu tahmin ediliyor.
Anketi cevaplayan yayınevlerinin satışlarının, adet bazında ortalama %63 düşmesi ise, anketten ortaya çıkan önemli sonuçlardan biri.
“Koronavirüs sebebiyle oluşacak süreçte mevcut çalışan pozisyonunuzu kaç ay daha sürdürmeyi planlıyorsunuz?” sorusuna verilen cevaplar doğrultusunda; anketi yanıtlayan yayınevlerinin pek çoğunun, mevcut çalışan pozisyonunda değişiklik yapmayı düşünmediği, dayanabildiği kadar tüm personeliyle birlikte dayanmayı hedeflediği görülüyor. Öte yandan, anketi cevaplayan 43 yayınevi 1-5 ay arası süre boyunca dayanacak gücü olduğunu ifade ederken; 16 yayınevi 6-12 ay arası dayanabileceğini belirtiyor. Kalan 17 yayınevi ise herhangi bir öngörüde bulunamadığını ifade ediyor. Anketi yanıtlayan yayınevlerinin ortalaması alındığında, mevcut personel pozisyonunda değişiklik yapmadan faaliyetlerini yürütmeye dayanma süresi ortalama 3 ay olarak ortaya çıkıyor.
Yapılan tüm çalışmalar, kültürel hayatın en önemli yapı taşlarından biri olan yayıncılık sektörünün oldukça ciddi bir krizin içinden geçtiğini gösteriyor. Bu krizin en az hasarla atlatılması için Türkiye Yayıncılar Birliği, devletin açıkladığı tedbirler kapsamında kamu hizmeti yapan yayıncıların;
- Kısa dönem çalışma ödeneğinden öncelikli ve ivedilikle yararlandırılmasını,
- Açıklanan KGF ve benzeri banka kredilerinden yararlandırılmasına öncelik verilmesini,
- Kültür ve Turizm Bakanlığının açıkladığı kitap alım bütçesi sırasında ve bankalardaki kredilendirme sırasında, çok zor durumda olan sektörün vergi borcu sorgulamasından muaf tutularak hareket edilmesini talep ediyor.
