kültür.limited 2023 yılı sonunda 8 yıllık yayın hayatını sonlandırmıştır. Site, bir arşiv işlevi görmesi için açık bırakılmıştır.

Art On İstanbul’da yeni sergi: “Yürüye Yürüye”

9 Kasım 2020

Art On Istanbul, 7 Kasım – 5 Aralık 2020 tarihleri arasında Olcay Kuş’un Yürüye Yürüye başlıklı yedinci kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor.

2018 yılında İstanbul’dan Berlin’e taşınan ve çalışmalarını yeni bir şehirde, farklı bir çevrede sürdüren sanatçı, sergiyi, kendi geçiş sürecinin bir kaydı gibi ele alıyor.

Olcay Kuş, şehir dokusundan ve sokakların ritminden hareketle üretim yapan bir sanatçı. Bu nedenle bir şehirden başka bir şehre taşınmak, yer değiştirmek, sanatçının işlerini doğrudan etkileyen bir sürece dönüşmüş. Sanatçının İstanbul’da ürettiği çalışmalarda şehrin kaosu ve hızlı ritmi, resim yüzeyindeki katmanlar ve harekette kendini görünür kılıyordu. Çoğunlukla politik gündemler ve medyadaki yansıma biçimleri üzerinden ironik bir bakışla ürettiği işlerde, gazete kâğıdıyla oluşturulan yüzeyler, fotoğraf transferleri, sprey boya, şablon ve yağlı boya gibi malzemelerin yüklendiği bir kurgu vardı.

Sanatçının Berlin’de ürettiği işlerde ise resim adeta hafifliyor; seçilebilir konular kayboluyor; serbest ve yalın bir kompozisyon hakimiyeti öne çıkıyor. Daha önce fragmanlar halinde okunabilen tipografi, şimdi yalnızca dağınık harflerle kendini gösteriyor. Renk tercihlerindeki canlılık ve resimdeki espasın artışı, şüphesiz sanatçının Berlin sokaklarındaki grafitilerde bulduğu coşku ve şehrin parklarla nefes alan dokusuyla ilişkili. Gündelik hayatın ritminin sakinleşmesi, Olcay Kuş’un resimlerini oluşturan dinamiği, politik bir alandan plastik, estetik bir alana çekmiş.

Olcay Kuş, resim yüzeyinde tamamen süreç ile ilerleyen ve resmin oluşturulma dinamiğini o an verilen kararlarla belirleyen bir sanatçı. İstanbul’un kaosundan Berlin’in düzenine geçiş yapınca resim de şehrin kaosunun sanatçıda bıraktığı izlerden sıyrılmış ve yüzey, hafifleyerek adeta bir duvarın üzerinden alınan film tabakasına dönüşmüş.

Yürüye Yürüye, Olcay Kuş’un iki şehir ve iki gündelik hayat pratiği arasında fark edişlerini, yürüyerek anladığı, sindirdiği bir sürecin çıktılarını sunuyor. Serginin, iki şehrin bilinçaltındaki bir kıyaslaması gibi ortaya çıktığını belirten sanatçı, son dönem işleri için şunları söylüyor: “Mimarisinden insanlarına, politikasına, dilinden günlük yaşantısına, sokaklarında, duvarlarında gördüğüm imgelerin geldiğim yer ile kıyaslamasını yapıyorum ve yansıtıyorum.”