kültür.limited 2023 yılı sonunda 8 yıllık yayın hayatını sonlandırmıştır. Site, bir arşiv işlevi görmesi için açık bırakılmıştır.

Sınırları Aşındırmak – Modernizm ve Çağdaş Sanat Üzerine raflarda

2 Kasım 2017

Nusret Polat‘ın Sınırları Aşındırmak – Modernizm ve Çağdaş Sanat Üzerine adlı kitabı Belge Yayınları tarafından yayımlandı.

“Kültür ülkesini sınırları olan ve aynı zamanda kendi iç toprakları bulunan bir tür mekânsal bütünlük olarak tahayyül etmemeli insan. Kültür ülkesinin kendi iç toprakları yoktur; bütün kültür ülkesi, her yönüyle, sınırlar boyunca, sınır geçitleri halinde uzanır.” Mihail Bahtin

“Peki, kitapta aynı adla bir makale olmamasına rağmen niçin Sınırları Aşındırmak? Modernizm ve çağdaş sanat hakkında olan kitaba bu üst başlığı seçmemizin sebebi, büyük oranda, kitapta üzerine konuşulan veya referans yapılan Warburg, Duchamp, Miró, Picasso, Bahtin, Bacon, Beuys, Deleuze, Foucault, Viola vb düşünürlerin ve sanatçıların hepsinin önemli kültür ihlâlcileri olmaları, yani kültürel sınırları aşındırmalarıdır. Bu isimlerin hepsi ve kitapta bulacağınız onlara benzer başkaları, sanat fikri ve sanat pratiği aracılığıyla, içinde yaşadığımız dünyada insanları birbirine karşı ‘düşman’ haline getiren kültürel ve zihinsel barikatları ve modern toplumun hiyerarşik ve baskıcı kodlarını aşındırma denemeleri yapmışlardır. Kendi perspektifimiz açısından da, her türlü kültürel yaratının birbirine az ya da çok tarihsel ve mekânsal olarak bağlı olduğunu düşündüğümüz ve Bahtin’in dediği gibi ‘kültür ülkesinin sınırları olmadığı’na inandığımız için, dahası bu kitabın da bu görüşe katkı yapmasını umduğumuz için bu başlığı seçtik.” Nusret Polat, bu kitapta modernizm ve çağdaş sanat üzerine yazdığı makaleleri bir araya getirerek, Rönesans ve modernizm dahil çağdaş sanat tarihi içerisindeki Warburg, Duchamp, Cage, Bacon, Beuys, Miró, Picasso, Viola vb sanatçılara referanslarla tüm bir kültür/sanat tarihi içerisinde gezinerek, bize çok katmanlı bir okuma imkânı sağlıyor. Aynı zamanda çağdaş sanatın Türkiye’deki dinamiklerine de değinerek, henüz oluşum aşamasında olan çağdaş sanat tarihinin yazımına da değerli bir katkı sunuyor.