Pi Artworks Londra, 1 – 17 Eylül 2022 tarihleri arasında Mustafa Hulusi küratörlüğünde gerçekleşen ve 18 sanatçının yer aldığı ‘Var Olmayandı Her Yer, Her Yerdi Var Olmayan’ başlıklı grup sergisine ev sahipliği yapıyor.

Sergide Monir Farmanfarmaian, Gaia Fugazza, Dee Ferris, Deborah Hobson, Ximena Garrido-Lecca, Maude Maris, Tanoa Sasraku, Gülay Semercioğlu, Maryam Eisler, Salvatore Arancio, John Greenwood, GT Pellizi, Peter Peri, Polys Peslikas, Jamie Shovlin, Ben Spiers, Richard Wathen ve James Huggett’in eserleri yer alıyor.

Sergi, kozmik olanla bağ kurma ihtiyacımızla yüzleştiğimiz bir alanı keşfe çıkıyor. Her sanatçı, bu kozmoantropik göreve ezoterik ve eksoterik yöntemler kullanarak bir yaklaşım sunuyor. Sanatçılardan bazıları mantığı dışlayan dünyalara doğru yönelirken, bazıları sanat tarihinin ‘hamuruna maya katıp, dişlerini geçirecekleri’ bir düzlemde kendilerini buluyor. Sosyopolitik eleştirel bir bakışı yakalamaya çalışmanın yanı sıra manevi olanı bulma peşinde, sanatçılardan biri Sufi kozmolojisine adım atarken, diğerleri jeoloji ve antropolojiyi bir araya getiriyor.

Serginin ana fikrine ve başlığına İtalyan filozof Federico Campagna’nın ‘Teknik ve Büyü: Gerçekliğin Yeniden İnşası’ kitabı yön veriyor. Küresel teknoloji kültüründe, hepimize ardı arkası kesilmeyen sınırsız özgürlük vaatleri, öngöremediğimiz bir gelecek için sınırsız yaşam seçeneği sunuluyor. Gerçekte ise tüm bunları zihnimizin kısırlaştığı bir süreçte, aynılığın bayağılığındaki sonsuz bir döngü olarak deneyimliyoruz. Campagna ortaya attığı tezi detaylandırmak için tarihsel referans noktalarından oluşan ve çağlar arasında bir serüven süren geniş bir yelpaze kullanırken, büyülü düşüncenin saklı geleneğini keşfetmek için Antik dönemin Neo-platonik Greko-Roman dünyasından, Pers imparatorluğuna; Arap felsefelerinden, Alman romantizmine kadar iz sürüyor.